İç Anadolu Bölgesi’nde her yıl şeker pancarı hasat edildikten sonra kalan yeşil kısım materyalleri önemli miktarda atık oluşturmaktadır. Bu şeker pancarı artıklarının değerlendirilmemesi, rastgele yakılarak ortadan kaldırılması veya bahçe kenarlarında yığın halinde bırakılması çevresel açıdan ciddi sorunlar yaratmaktadır. Yüksek potansiyele sahip bu artıkların ekonomiye kazandırılması, hem çevresel hem de ekonomik açıdan önemli yararlar sağlayabilir. Bu nedenle yapılan çalışma, şeker pancarı artıklarının pelet biyoyakıtı olarak değerlendirilmesini amaçlamaktadır.
Çalışmada, şeker pancarı hasadından sonra tarlada kalan artıklar pelet biyoyakıtı haline getirilmiştir. Denemelerde öğütme inceliği 2-5 mm ve 7-10 mm, pelet çapı 6 mm ve 8 mm olarak kullanılmış, nem içeriği ise %10-13 ve %16-19 aralığında peletlenmiştir. Şeker pancarı artıklarının kurutma işleminin zorlukları nedeniyle bu nem aralıkları tercih edilmiştir. Çalışma sonucunda elde edilen veriler aşağıda özetlenmiştir:
- Peletlerin Hacim Yoğunluğu:
- En yüksek pelet hacim yoğunluğu, %10-13 materyal nemi, 7-10 mm öğütme inceliği ve 8 mm pelet çapında 652.6 kg.m-3 olarak elde edilmiştir.
- En düşük pelet hacim yoğunluğu, %16-19 materyal nemi, 7-10 mm öğütme inceliği ve 6 mm pelet çapında 473.4 kg.m-3 olarak tespit edilmiştir.
- Nem içeriğinin artması, pelet kalitesinde düşüşe ve pelet yoğunluğunun azalmasına neden olmuştur.
- Mekanik Dayanıklılık Direnci:
- En yüksek dayanıklılık direnci, %16-19 materyal nemi, 2-5 mm öğütme inceliği ve 8 mm pelet çapında %98.03 olarak belirlenmiştir.
- En düşük mekanik dayanıklılık direnci, %10-13 materyal nemi, 7-10 mm öğütme inceliği ve 8 mm pelet çapında %94.13 olarak bulunmuştur.
- Nem içeriğinin artması, peletlerde hacim yoğunluğunun düşmesine ve peletlerin direncinin azalmasına neden olmuştur.
- Pelet Kırılma Direnci:
- En yüksek kırılma direnci, %10-13 materyal nemi, 7-10 mm öğütme inceliği ve 8 mm pelet çapında %99.57 olarak elde edilmiştir.
- En düşük kırılma direnci, %16-19 materyal nemi, 7-10 mm öğütme inceliği ve 6 mm pelet çapında %96.54 olarak tespit edilmiştir.
- Peletlerin kırılma direnci, nakliye ve paketleme işlemleri sırasında karşılaşılan sorunlara karşı önemli bir parametredir.
- Nem Alma Direnci:
- En yüksek nem alma direnci, %16-19 materyal nemi, 7-10 mm öğütme inceliği ve 8 mm pelet çapında %13.22 olarak belirlenmiştir.
- En düşük nem alma direnci, %16-19 materyal nemi, 2-5 mm öğütme inceliği ve 6 mm pelet çapında %6.53 olarak tespit edilmiştir.
- Materyal neminin pelet dayanıklılığı üzerinde önemli bir etkisi olduğu sonucuna varılmıştır.
- Kül İçeriği ve Baca Gazı Emisyonları:
- Peletlerin yanması sonucu oluşan kül içeriği %7.28 olup, bu değer EN 14961-2 standartlarına uygundur.
- Baca gazı analiz sonuçları, Isınmadan Kaynaklanan Hava Kirliliği Kontrolü Yönetmeliği (IKHKKY) sınırları içinde kalmıştır.
- Isıl Değerler:
- Elde edilen peletlerin ısıl değeri 3820 kcal olarak belirlenmiştir.
- Bu değerler, EN 14961-2 standardında belirtilen değerlere uygun olup, biyokütle materyalinin düşük kül oranları ve baca gazı emisyon değerlerinin çevreye verdiği zararın daha az olduğunu göstermektedir.
Sonuç olarak, ülkemizde yoğun olarak yetiştirilen şeker pancarı artıklarının (kuru) biyoyakıt olarak kullanılabilmesi için pelet formuna getirilmesi ve uygun bir şekilde değerlendirilmesi, enerji konusunda dışa bağımlılığımızı azaltarak yerli kaynaklarımızın enerjiye dönüştürülmesine katkı sağlayacaktır. Peletlerin fiziko-mekanik özelliklerinin belirlenmesi, yanma sonucu çıkan gaz emisyonları ve ısıl enerji potansiyellerinin tespit edilmesi, alternatif enerji kaynaklarının ortaya çıkarılmasına olanak tanıyacaktır. Pelet üretiminde güven unsurlarının belirlenmesi için düşürme testlerinin kullanılması ve biyokütle faaliyetlerine önem verilmesi, ülke ekonomisine destek verecektir. Tarımsal bölgelerde bulunan şeker pancarı artıklarının toplanıp pelet biyoyakıtına dönüştürülmesi, odun ve kömüre alternatif olarak değerlendirilecektir. Bu süreçlerin devlet tarafından desteklenmesi, ülke ekonomisinin ileri taşınmasına ve yerli enerji kaynaklarının kullanımının yaygınlaşmasına katkı sağlayacaktır.